2012 Grammy Ödülleri'nde ortalığı silip süpüren, hepimizin yakından tanıdığı bir isim vardı; Adele. Her ne kadar ödüllerin çoğunu hit şarkısı 'Rolling Into Deep' sayesinde almış olsa da dinleyicilerin tüylerini ürperten, onları gözyaşlarına boğan ve Adele'i kimi hayranlarının gözünde bir ikon yapan esrarengiz bir güce sahip diyebileceğimiz esas şarkısı; 'Someone Like You'. Bu, bilim adamlarının da dikkatini çekmiş olacak ki şarkıyı masaya yatırmaya karar vermişler. Şimdi hep birlikte 'Someone Like You'nın sırrını çözelim...
İnsanların olaylar ve durumlar karşısında gösterdikleri reaksiyonlar üzerinde kişisel tecrübeleri ve içinde bulundukları kültür oldukça etkilidir, bunun yanında bilim adamlarının bulgularına göre şarkıların bazı özellikleri de dinleyiciler üzerinde oldukça güçlü duygusal etkiler bırakabiliyor. Bir başka deyişle, dinlediğimiz kimi şarkılar bizim nasıl tepki vereceğimizi belirliyor! Derinden hissedilen şarkı sözleri güçlü bir sesle birleştiğinde beynimize ödül sinyalleri gönderiliyor, öyle ki bu sinyaller çoğu zaman haz veren herhangi bir uyaranla aşık atacak derecede güçlü olabiliyor.
20 sene önce, İngiliz Psikolog John Sloboda son derece basit bir deney yapmış. Sloboda, müzikseverlerle yaptığı bu çalışmada katılımcılardan sevdikleri şarkıların onları ağlatan, tüylerini ürperten, yani çeşitli fiziksel tepkiler vermelerine neden olan bölümlerini samimi bir şekilde belirtmelerini istemiş. Katılımcılar duygusal tepkiler vermelerine neden olan 20 bölüm belirlemişler ve Dr Sloboda bu bölümleri analiz ettiğinde ilginç bir sonuçla karşılaşmış: 20 bölümün 18i de 'appoggiatura' diye adlandırılan, Türkçe'ye 'yabancı nota' şeklinde çevirebileceğimiz bir nota süslemesi içeriyormuş. (Appoggiatura'yı kısaca bir notanın yanına eklenen ufak nota olarak açıklayabiliriz.)
British Columbia Üniversitesi'nden Psikolog Martin Guhn 2007'de yaptığı bir çalışmada ise bu durumun dinleyicilerde tansiyonu yükselttiğine dikkat çekiyor ve notanın tekrar alışılmış haline döndüğünde dinleyicinin sakinleştiğini ve kendini daha iyi hissettiğini belirtiyor. Martin Guhn ve meslektaşı Marcel Zentner birkaç sene önce yaptıkları çalışmada çeşitli parçaları inceleyip (Felix Mendelssohn Bartholdy- Piyano Üçlemesi ve Samuel Barber- Yaylı Çalgılar için Adagio) dinleyicilerin kalp atışlarını, çeşitli fiziksel tepkilerini (kalp atışı, terleme, tüylerinin ürpermesi) ölçerek parçaların insanlar üzerinde bıraktığı etkilerle ilgili bulgularını derlemişler. Guhn ve Zentner, 'Appoggiatura'ların peşpeşe olduğu şarkıların birer tansiyon ve rahatlama çemberi gibi olduğunu, ard arda yaşanan bu durumun, iniş çıkışların dinleyicilerin çok güçlü tepkiler vermesine ve gözyaşlarının boşalmasına neden olduğunu söylüyor.
Dan Wilson tarafından yazılan Adele'in Someone Like You şarkısını da inceleyen Guhn, şarkının ilk 27 saniyesinde 'appoggiatura'ya benzer çeşitli notaların sıralandığını, Adele'in şarkıya başladığı anda ses tonunu değiştirdiğini, 27. saniyenin sonuna doğru bambaşka bir tona büründüğünü ve bunun da dinleyicide inanılmaz bir gerginliğe ve heyecana sebep olduğunu belirtiyor. Dr Guhn'a göre 'Someone Like You' analizi ders kitaplarında okutulması gerekecek kadar önemli bir analiz. Yumuşak, tekrarlayıcı bir şekilde başlayan şarkının yükselen yerlerinde dokunaklı sözlerle desteklendiğini ve dinleyiciyi gittikçe melankolik bir moda soktuğunu görebiliyoruz. Müzik tam bekledikleri noktalarda aniden kesildiğinde sempatik sinir sistemimiz yüksek derecede alarm veriyor, kalp atışlarımız hızlanıyor ve terlemeye başlıyoruz. İçinde bulunduğumuz şartlar altında da (bu durumda dinlediğimiz müziğin türüne göre) pozitif ya da negatif / mutlu ya da mutsuz oluyoruz.
Peki 'Someone Like You' dinleyicileri bu kadar üzüyorsa neden bu kadar popüler? Bunun sebebini de bize bir diğer araştırma açıklıyor. Geçtiğimiz yıl McGill Üniversitesi'nden Robert Zatorre ve kendisinin nörobilim ekibi yaptıkları bir çalışmayla duygu yüklü şarkıların beyindeki ödül merkezinde dopamin salgılanmasına yardımcı olduğunu, yani bu tür müzik dinlemenin yemek, seks ya da uyuşturucu almakla benzer etkiye sahip olduğunu söylüyor! Bu da bizi motive edip aynı davranışı tekrarlamak istememize neden oluyor. Zatorre'nin takımı dinleyicilerin tepkilerini ölçerken ortaya çıkan dopamin miktarıyla dinleyicilerin tüylerinin ürperme oranının ilişkili olduğunu da bulmuş, bu da bize dinlediğimiz şarkı (ister hüzünlü ister enerjik olsun) duygularımızı harekete geçirdikçe dinleme arzumuzun arttığını söylüyor.
'Someone Like You' ile Adele ve şarkının yazarı Dan Wilson sadece bir gözyaşı taciri star yaratmakla kalmamış, aynı zamanda inanılmaz bir ticari başarıya da imza atmışlar. Pazarlama stratejilerini de kısaca '' buğulu, güçlü bir sesin, dokunaklı şarkı sözlerinin insanların gözyaşlarını serbest bırakmasını sağla ve dinleyicileri şarkının orta yerinde küçük sürprizlerle ürküt, sonra arkana yaslan, gerisini dopamin halletsin ;)'' şeklinde özetleyebiliriz.