Markalar yetişkinleri etkilemek için çoğu zaman reklamlarında çocukları kullanır. Çocuklara karşı hissedilen duyguları sömürmek pahasına da olsa onları metalarla özdeşleştirip herhangi bir ürüne bağlılık duymamızda sakınca görmezler. Beyin görüntüleme teknikleriyle de insanların bebek suratlarına, çocukluklarını hatırlatan ürünlere kayıtsız kalamadığı kanıtlandı. Markalar açısından büyükler için hal böyleyken, çocuklar için durum nedir? York Üniversitesi'nden araştırmacılar bu soruya cevap bulabilmek için yola çıkmış, bakın neler bulmuş...
Bir grup öğrenciye gerçekten var olan markalar ve sahte markalar gösterilerek bu markaların gerçek olup olmadığıyla ilgili olabildiğince çabuk cevap vermeleri istenmiş. Öğrencilerin doğduklarından beri bildiği markaları sahte olanlardan hemen ayırt ettiği, 5 yaşından sonra tanıdıkları markaları ise diğerleri kadar tanıyamadığı görülmüş. İkinci bir testte öğrencilere çeşitli markaların ürünleri gösterilmiş. Yine küçük yaşta tanıştıkları markaların ürünlerini hemen tespit ettikleri, diğerlerini hatırlarken fazla zaman harcadıkları görülmüş. Araştırmanın son aşaması yaşları 50 ve 83 arasında değişen katılımcılarla yapılmış. Bu kişilere yine farklı markalar gösterildiğinde eski markaların artık tedavülden kalkmış bile olsa yenilere göre çok daha fazla hatırlandığı görülmüş.
Psikolojide ''akıcılık etkisi'' diye bilinen fenomen markalarla ilişkimizde de kendini gösteriyor. Akıcılık etkisine göre insanlar zihinlerinde daha kolay işlemden geçirebildikleri kelimelere ve resimlere diğerlerine göre daha sıcak bakarlar, bunları kendilerine daha yakın hissederler. Bu araştırma sonuçları da küçük yaşta tanışılan markaların bir ömür boyu unutulmadığını gösteriyor. Buna göre kalıcı olmak isteyen markaların neuromarketing tekniklerini dikkate alarak işe çocukları etkilemekten başlaması gerek. Son dönemde bulaşık deterjanı, otomobil, hatta ped gibi hedef kitlesi yetişkinler olan ürünlerin reklamlarında çocukların etkileneceği öğelere yer verilmesi, markaların çocukların zihninde başlattığı yer edinme çalışmalarının bir sonucu belki de.